- Sliven Kaplıcaları’nda bulunan tarihi bir hamam, turistlerin ilgisini çekmekle birlikte, yapının bakımsızlığı ve yıkılma tehlikesi endişe yaratıyor.
Şehir merkezinden 15 km. uzaklıkta bulunan harabe halinde olan yapı, Google Haritalar’da turistik bir cazibe merkezi olarak yer alıyor. Ziyaretçiler buranın Roma dönemi hamamları olduğunu iddia ederken, uzmanlar bu yapının 19. yüzyıla ait Osmanlı dönemi bir hamam olduğunu belirtiyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Dr. Simeon Tabakov Bölgesel Tarih Müzesi arkeoloğu Dr. Georgi Kovaçev, Sliven Kaplıcaları ve eski yapıların kapsamlı arkeolojik araştırmalarının henüz yapılmadığını, bu nedenle yapıların tarihi hakkında kesin bilgi vermenin mümkün olmadığını söyledi.
" İddialar Roma dönemine ait oldukları yönünde. Ancak elimizde bunu kesin olarak doğrulayacak veri bulunmamaktadır. Roma dönemine ait bilinen en yakın kaplıcalar Aytos bölgesindedir" dedi.
Osmanlı gezgini Kâtip Çelebi Sliven’den geçtiği, ancak kaplıcalar hakkında herhangi bir kayıt bırakmadığı, sadece Korten Kaplıcaları’ndan kısaca bahsettiği aktarıldı.
Sliven Kaplıcaları’nda mevcut yapıya ilişkin en eski kayıtlar 19. yüzyıl başlarına, 1810-1820 yıllarına tarihleniyor. O dönemde, bölgenin tanınmış ayanı Tahir Ağa tarafından inşa edilen yapının günümüze kadar ayakta kaldığı biliniyor. Hamamların, şehir sakinlerine ücretsiz hizmet verdiği, bakımının ise vatandaşların bıraktığı bahşişler ve kahve satışlarından karşılandığı düşünülüyor.
Kırım Savaşı sonrası bölgede yerleşen Tatar ve Çerkezlerin çevredeki halkı rahatsız ettiği ve hamamların kullanımının azaldığı kaydedildi. Buna karşın, hamamların değirmenci Ali Bey’in maddi desteğiyle ayakta tutulduğu ifade edildi. 1870 yılında Osmanlı yönetiminin, kaplıcaları Sliven Belediyesi’ne tahsis ettiği bildirildi.
Tarihi Osmanlı hamamı, iki ayrı bölümden oluşuyor ve tarihçiler bu bölümlerin muhtemelen erkek ve kadınlar için ayrılmış alanlar olduğunu öne sürüyor. Kırmızı tuğla tonozları, Roma mimarisini çağrıştırıyor. Bazı uzmanlar ise hamamın, Roma dönemine ait bir yapının kalıntıları üzerine inşa edilmiş olabileceğini belirtiyor. Bu tür yapılar, klasik hamamlardan farklı olarak “lütje” ya da sıcak mineralli kaynak olarak adlandırılıyor.
Yapı özel mülkiyette bulunuyor ve bölgede arkeolojik kazı yapılmamış durumda. "Kültürel Miras Kanunu, özel mülkiyetteki kültürel varlıkların korunmasını sahiplerine zorunlu kılıyor. Kontrol ve denetim ise belediye başkanının sorumluluğundadır” ifadeleriyle durumu özetledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
* Yazılan yorumlardan site sahibi sorumluluk taşımaz !
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
***
ВАЖНО: Няма да бъдат толерирани нецензурни коментари, расистки изказвания и обидни мнения. Те ще бъдат премахвани.
Съдържанието на HABERBG.NET и технологиите, използвани в него, са под закрила на Закона за авторското право и сродните му права.